28 Mayıs 2014 Çarşamba

YAZ MEYVELERİ VE FAYDALARI

Organik gıdaların tüketilmesi sağlık açısından olduğu kadar, cilt ve dış görünüm açısından da oldukça etkilidir. Bunun yanı sıra, hafıza, öğrenme kabiliyeti gibi zihinsel süreçlerde de büyük pay sahibi olan meyve ve sebze tüketiminde, aşırıya kaçmamak gerektiği kadar, bitkilerin zamanında tüketilmesi de son derece önemlidir. Her meyve ya da sebzeyi, mevsiminde tüketmek, sağladığı yararları arttıracağı gibi sağlık açısından da daha yararlı olacaktır. Üzüm, erik, çilek ve karpuz gibi yaz meyvelerinin faydaları, sağlık açısından büyük öneme sahip olduğu gibi bu besinlerin minerallerini kaybetmeden tüketilmesi de büyük önem taşımaktadır.
Karpuzun Faydaları: Yaz döneminde en çok tüketilen meyveler arasında yer alan karpuz, içerdiği A ve E vitaminleri ile kansere karşı koruyucu etkisi bulunan bir gıdadır. Bunun yanı sıra, kilo yapmayan ve büyük oranda su içeren karpuz, vücuda enerji ve su depolayarak, yaz aylarındaki su kaybını önleyici görev yapar. Aşırı tüketimi şişkinlik yapabilen bu meyvenin gün içerisinde farklı zamanlarda aşırıya kaçmadan tüketilmesi daha sağlıklıdır.
Böğürtlenin Fayları: Enerji ve sağlık deposu olarak bilinen ve son derece lezzetli bir meyve olan böğürtlen yaşlılığa bağlı oluşan hafıza kayıplarını belli ölçüde engellediği gibi, ishal gibi sorunların da önüne geçiyor. Bunun yanı sıra güzellik sağlayan meyveler arasında olduğu bilinen böğürtlenin, taze iken bol miktarda tüketilmesi, sağlıksal açıdan önemli faydalar sağlıyor.
Çilek ve Yararları: Vitamin ve mineral açısından en zengin meyvelerden biri olan çilek, içerdiği A, B1, B2 vitaminlerinin yanı sıra kalsiyum ve potasyum açısından da oldukça zengin bir meyvedir. Olgunlaşmış çileğin fazla yumuşamamış durumda iken tüketilmesi, şeker oranı açısından önemli olduğu gibi, sahip olduğu mineral ve vitaminlerin kayba uğramaması açısından da son derece önemlidir. Çileğin faydaları arasında antioksidan özelliği de bulunmaktadır.
Erik ve Faydaları: Yaz aylarında en çok tüketilen meyveler arasında yer alan erik, detoks özelliği yanı sıra, içerdiği antioksidan özelliği ile de en faydalı meyveler arasında yer almaktadır.
Kayısının Faydaları: Kurutulmuş olarak da tüketilen bu besin, taze şekilde tüketildiğinde de vücut açısından son derece önemli faydalar sağlar. Kemik ve kas yapısını güçlendirici etkiye sahip olan kayısı beynin düzenli çalışmasını sağlayan özelliği ile de tüketimi önem taşıyan olan bir meyvedir.yaz meyveleri, MEYVELER VE VÜCUDA YARARLARI, meyvelerin yararları, meyvelerin faydaları, yaz meyveleri nelerdir, sebze ve meyvelerin faydaları nelerdir, şifalı meyveler ve faydaları, yaz meyveleri ve faydaları, BİTKİ VE MEYVELER FAYDALARI, YAZIN YARARLARI




21 Mayıs 2014 Çarşamba

YEMEKLERDE BAHARATLARIN ÖNEMİ








Yemeklerde baharat kullanmak; yemeğin tadının alınmasında da ,tadını kaybetmesinde de etkili olan  en önemli faktörlerden biridir.
Baharat konusundan bahsetmeden önce beslenme konusunda birkaç şeye değinmek gerek…
Toplumların beslenme konusunda fazla seçenekleri yoktur.Yaşamış oldukları doğal çevreye göre beslenme şekli biçimlenmiştir. Ülkemizde İç Anadolu bölgesinde yaşayan kişilerin , Karadeniz  bölgesinde yaşayan kişilerle  farklı beslenme şekillerine sahip olması gibi. Ülkemizde baharatın en çok üretildiği ve yemeklerde en yüksek oranda baharat kullanan bölge bilindiği gibi Güney Doğu Anadolu bölgemizdir.Bu bölge kendisine yakın olan  Arap yarımadasının  yemek  kültüründen de etkilenmiştir.
Baharatlar birer bitki türü olmanın yanında yemeklerde toz ,hatta kimi zaman tane olarak kullanılır.
Gelelim  şimdi  baharatların  yemeklerde kullanım şekilerine…


1.Kırmızı  etlerde baharat kullanımı
Toplumumuz ,kırmızı eti en az tüketen toplumlardan biri. Kırmızı et,
damar oranı en yüksek olan et grubudur.Tabi kırmızı et,pişirimine en
çok dikkat edilmesi gerekenlerin başında gelir. Kırmızı eti pişirmede
halkın 2 türlü yöntemi vardır: haşlama veya ızgara.
 Izgara pişirme şekli: Izgara olarak pişen etlerde  en önemli sorun sert olmalarıdır. Bunun nedeni ette bulunan damarların  çok olmasıdır. Bunu en iyi şekilde pişirmek için etin bir gün (hatta bazen 2 gün) önceden uygun baharatlarla marine edilmesi gerekir.
Kırmızı etler için marine sosu: 1 kg. kırmızı  et,1 çay bardağı kuru soğan suyu,1 çay  kaşığı kimyon,1 çay kaşığı kekik (kuzu eti olursa),1 çay kaşığı taze çekilmiş karabiber,1 yemek kaşığı tuz,1 çay kaşığı kırmızı  toz biber,1 çay bardağı sızma zeytin yağı, 4  diş ezilmiş sarımsak
Bu reçetede baharatların aynı oranda olmasının sebebi; pişen her etin(kuzu,dana),kendine has kokusunu yüksek oranda baharatla marine ederek kaybettirmemektir.
Haşlama olarak pişirme  şekli: Kırmızı etlerde pişirme şekillerden biri de haşlamadır.
Malzemeler: 1 kg. kırmızı  et ,1 adet kuru soğan,1 adet küçük boy havuç,1 adet defne yaprağı,4 adet tane karabiber,1 çay kaşığı tuz,3 lt. su
Tencereye konan suyun içine  et ve tuz hariç diğer malzemeler konur ve ocak yakılır. Kaynamaya  başlamadan önce  üzerinde bulunan köpüğü alınır,kaynama başlayınca altı kısılır,tuzu atılır ve tuz attıktan sonra tekrar köpüğü alınır.Kısık ateşte pişmeye devam etmesinin nedeni; etin içinde bulunan damarların hızlı ateşte kendini sıkıp,pişince de sert düşmesini engellemektir.Eğer kısık ateşte pişmeye devam ederse, etteki damarlar kendini sıkmadığı için kendine has aromasını daha rahat salar ve etin daha lezzet olmasını sağlar.Haşlama sırasında eğer baharat atılırsa etin lezzetini yakalayamazsınız ve etin pişme sürecinde azalan suda,atılan baharat daha ağır kokar.
Toplum olarak et ve tavuk yemeklerinde sarımsağı da kullanmayı tercih ediyoruz fakat sarımsağın baskın kokusu yemeğin tadını almamıza engel olur.


2. Kümes hayvanlarında  baharat  kullanımı




et  kısa sürede marine olur.Bunun  nedeni de; bu etlerde damar oranının çok az olması
ve etin yumuşak olmasıdır. Bu tür etlerde kullanılan marine sosları da  hafif olur.
Örneğin; kırmızı etlerde soğan suyu kullanabilirsiniz çünkü asit  oranı yüksek olduğu için,
kırmızı ette bulunan yoğun damarlara  daha çok etki yapar ve çabuk pişmesini sağlar.
Fakat  kümes hayvanlarında soğan suyu ağır koku yapar.Çünkü  beyaz et zayıftır ve soğan
suyundan çabuk etkilenir.Bu nedenle soğan suyu kümes hayvanlarında kullanılmaz.
Kümes  etler için  marine sosu: 1 kg. beyaz et,1 çay  kaşığı kimyon,1 çay kaşığı taze çekilmiş karabiber,1 yemek kaşığı tuz,1 çay kaşığı kırmızı  toz biber,1 çay bardağı sızma zeytin yağı, 4  diş ezilmiş sarımsak
Haşlama olarak pişirme şekli: Kümes hayvanları eti haşlamalarında dikkat edilecek en önemli unsurlardan biri ağır ateşte  haşlanmasıdır.
Malzemeler: 1 kg. kümes hayvanı eti ,1 adet kuru soğan,1 adet küçük boy havuç,1 adet defne yaprağı,4 adet tane karabiber,1 çay kaşığı tuz,3 lt. su
Kümes hayvanlarını haşlamada da; su kaynamaya başladıktan sonra köpüğü alınır ve altı biraz daha kısılır.Bunun nedenlerinden biri şudur:Hızlı kaynayan su çabuk buharlaşır ve su oranı azaldığı için  haşlama olmaz.Yavaş haşlamada   suyun içinde  bulunan et  kendini sıkmaz ağır ağır pişer,haşlama doğru bir şekilde olur .
Haşlama yaparken konulan suyun  miktarı  önemlidir. Sağlıklı bir haşlama yapılması için,haşlanan et miktarının 3 katı oranında olması gerekir. Çünkü haşlama suyunun en büyük özelliği; haşlanan etin kokusunun olmasıdır.
Not: Köyde yetişen kümes hayvanları, hareketli olduğu için damar oranı yüksektir.Pişirme ve marine süreleri  daha uzun olur.


3. Deniz mahsullerinde baharat kullanımı:
Önemli Not : Pişmiş balığa hiçbir zaman limon sıkılmaz.
Nedeni de;limonun asit  oranı ve kokusu yüksek ,balık etinin
kokusunun hafif olmasıdır. Limon kullanılırsak,balığı yerken
önce limon ekşiliğini daha sonra balığın lezzetini ve kokusunu
alırız. Yani limonun arkasına balığı saklamayalım
Deniz mahsulleri eti,çeşit olarak  kırmızı etten  ve kümes hayvanlarından çok  fazladır. En çok kullanılan  deniz mahsullerinde baharat kullanımını birkaç  örnekle anlatacak olursam;
 Alabalık: Alabalık,tatlı su balıklarından olup diğer deniz balıklarına nazaran kokusu daha hafiftir. Atılan baharat oranının az ölçüde olması gerekir. Balıkları  marine ederken; içine  defne yaprağı, bir dilim  limon, 2 dal  dere otu,sızma zeytin yağı, az tuz kullanılması, en  ideal marine şeklidir. Bu marine balığın piştikten sonra kendi kokusu ve lezzetinden başka kokuları (ağır baharat kokusu) olmasını önler.Balıklarda sinir olmadığı için  asit oranı yüksek marina kullanmak doğru olmaz.
 Somon:  Besin değeri çok yüksek ve yağlı bir tatlı su balığıdır. Yumurtasındansa kırmızı  havyar elde edilir.
Etinin rengi, pembe renge benzer.Izgara pişirme yaparken,suyunu çabuk salan  pişirme  şekli doğru yapılmasa  tatsız bir  balık etine  benzer.Bu nedenle somon ızgara  pişirmede, doğru pişirmesini  bilmek gerekmektedir.
Kömür ızgarada pişirmek, lezzet açısından çok faydalı olur. Size kömürde ızgarada  pişirme şeklini basit bir şekilde  tarif edeyim:
Kömür ızgara hazırlama : kömür ızgara  iyice yandıktan sonra üzeri kürekle düzeltilir, ızgaranın her tarafı eşit düzeye getirilir.Üstüne önceden yanmış  ve sönmüş kömür tozu  dökülerek ince bir tabaka oluşturulur ve üstüne kömürün ızgarası temizlenerek konur.
Balık atılmadan önce ızgara çok az açılıp ızgaranın demiri kontrol edilir.Demir tam ısınınca, artık balığı  ızgaraya  atma  zamanı  gelmiştir.
Somon balığı  hazırlanışı: Temizlenmiş olan balık  içi ve dışı iyice yıkanır.Daha sonra kağıt havlu ile içi ve dışı kurulanır.Hiç su kalmaması gerekir,aksi takdirde balık ızgaraya  yapıştır.İçine  ve dışına az miktarda tuz atılır. Balık önce una batırılır,çıkarıldığında elle  unu çırpılır, daha sonra zeytin yağına  batırılır. Yağdan çıktıktan sonra biraz havada tutulur.Yağı iyice süzülen balık,daha  önceden hazırlanmış olan ızgaraya konur.Balığı doğru pişirmenin kuralı;pişmeye başladıkça beyazlaşan balığın beyazlığı yarısına gelince balığın diğer yüzünü çevirmektir.Diğer yarısı da çevrilen yüzde pişeceği için balık sadece 1 kere çevrilerek pişmiş olur.Olması gereken de budur.
 Levrek: Deniz balığıdır fakat denizde kurulan çiftliklerde yetiştirilen levrekler daha çok kullanılır.Levrek , beyaz etli balıklar grubuna girmektedir.Izgara ve buğulama şeklinde pişirilen bir balıktır.Marinesinde kullanılması gerekenler: dere otu,sızma zeytinyağı,defne yaprağı,çok az limon . Taze kekik de az miktarda  kullanabilirsiniz.
Palamut: Palamut yağ oranı yüksek bir balık deniz balığıdır.Genelde ızgara olarak pişirilir.Marinesinde diğer balıklarda kullandıklarınızı kullanabilirsiniz.
Hamsi:Hamsi,Karadeniz yöresine ait bir balık türüdür.Vitamin oranı çok yüksektir.Genelde mısır ununa batırılarak  tavada pişirilir.Hamsinin koku oranı,diğer balıklara göre orta düzeydedir.Baharatın az kullanılması gerekir. Yüksek kokulu baharat balığın kendine has kokusunu kaybeder.
Hamsi balığı, en küçük balıklardan biridir.Taze ve günlük yenilmesi gerekir. İyi  korunursa,buzda bekletilirse 3 güne kadar taze kalır.
Bütün pişen balıklarda balığın iç ve diş temizliği çok önemlidir.Dış temizlik pullu balıklarda daha önemlidir.Özenli yapılmalıdır.İç temizlikte;balığın karın kısmında bulunan zarı çıkarılıp, içindeki kanının temizlenmesi gerekir.Aksi takdirde çok kötü bir koku verir ve balığın kokusunu kaybetmesine neden olur.
 Kalamar: Deniz mahsulleri içinde en sert eti olan canlılardandır.Marinesi doğru yapılmazsa doğru tat alınamaz.Marinesi için halka olarak doğranır .
Marinede kullanılacak malzemeler: 1 kg kalamar halka,1 adet defne yaprağı,1 yemek kaşığı  yemek sodası veya 1 adet sıvı sade soda,1 adet limon,1 çay kaşığı tuz.

Kalamarın sert damar yapısı nedeniyle 1 gün marinede bekletilmesi şarttır.Pişirme şekli,genelde tavada olur.Dolması da yapılır.Kalamar tava marine edildikten sonra sostan çıkarılıp yıkanır,kurulanır.Una batırılarak kızgın yağa atılıp kızartılır.Pişen kalamarların yağı süzülür,yeşillik ve tarator sos ile servise sunulur.

15 Mayıs 2014 Perşembe

Sıcaklarda nasıl beslenmeli?


Sıcak havalarda aşırı yağlı ve şekerli yiyecekler yerine; su, vitamin ve mineral içeriği yüksek meyve, sebze ve tam tahıllara dayalı bir beslenme şekli daha uygundur. Akdeniz diyeti bunun için en uygun örnektir. Balık, zeytinyağlı sebze, meyve ve salata en iyi seçimdir. Ayrıca sıcak ile birlikte terleme oranı arttığı için elektrolit dengesini sağlayacak yoğurt, ayran ve cacık tüketimi de unutulmamalıdır. Kızartmalar, aşırı yağlı gıdalar ya da sakatatlar yerine ızgara, buğulama ve haşlama olarak hazırlanmış, yağı alınmış etler yenilmeli. Omega-3 yağ asitlerini içeren balık haftada iki kez tüketilmeli. Kan şekerinin hızla yükselip, hızla düşmesine sebep olan yağlı, şekerli ve ağır tatlılar yerine dondurma veya sütlü tatlılar tüketilmeli. 

BAKLAVA YERİNE DONDURMA 

* Günler uzadı ve güneş geç batıyor; bu durumda akşam yemekleri ne zaman yenmeli? 
Uyumadan iki saat önce yemeği kesmek doğru olur. Ancak bu, küçük bir ara öğün şeklinde olmalı. Akşam yemeği ise saat 20.00 civarı, en geç 20.30 olabilirse çok iyi olur. Ancak yaz akşamları davetler ve özel geceler daha fazla oluyor, ki bu durumda bu saatlere uymak pek mümkün olamıyor. Ben böyle durumda iki küçük öğün öneriyorum; çünkü saat 21.00'e kadar yemeği beklerseniz çok acıkırsınız ve açlığınızı kontrol edemezsiniz. Bu durumda bulunduğunuz ortama göre; saat 19.00 gibi peynir ve salata veya 10-15 fındık ile kuru kayısı veya ayran ile grisini veya 1 dilim ekmek-peynirden oluşan küçük bir öğün yapılmalı. Saat 21.00'de ise başlangıç yemeği ve salatayı yemeyip, sadece ana yemek yenilebilir. Alkol olarak 1-2 kadeh beyaz şarap iyi bir seçim olur ama akşam yemekte tatlı var ise tatlı veya şaraptan birisi tercih edilmeli. Yazın baklava gibi tatlılar yerine dondurma veya meyveli tatlılar seçilmeli.

* Sıcak günlerde hiç yenilmemesi gereken gıdalar neler? 
Kremalı ve mayonezli yiyeceklerden yazın uzak durulmalıdır. Bu besinler çabuk bozulduğu gibi sindirim açısından da vücudu zorlar. Aşırı yağlı hamur tatlıları ve şerbetli tatlılar da tercih edilmemeli. 

* Riskli olanlar neler? 
Yaşlılar ve çocuklar risk altında olan gruptur; bu yüzden yeterli su tüketimi bu grup için çok önemlidir. Özellikle sodyum potasyum ve magnezyum vücuttaki sıvı-elektrolit dengesini sağladığından; meyve-sebze, peynir, yoğurt, ayran ve cacık her gün tüketilmelidir. 







SUSUZ KALMAYIN 

* Sıvı takviyesi nelerden alınmalı? 
Vücudumuzdaki sıvı kaybı; ter, solunum, dışkı ve idrar ile olur. Yani sıcak havada nefes alıp vermek bile sıvı kaybına sebeptir; terlediğinizi görmeniz şart değil! Kadınların günde ortalama 2 litre, erkeklerin ise 2.5 litre suya ihtiyacı vardır. Ancak egzersiz yapıldığında her yarım saat için 1-2 bardak daha eklenmeli. Yani 'maksimum su ihtiyacı 3 litredir' denilebilir. Susamayı beklemeden su tüketin, mutlaka düzenli için. Ama su tüketmek zor geliyorsa suyun içine bir-iki damla meyve suyu veya taze meyve parçaları, nane ve limon ekleyerek için. Ayrıca soğuk bitki çayları, şekersiz olarak meyvenin kendiyle pişmiş kompostolar, limonata, ayran, kefir ve soda doğru seçimlerdir. 

* Aşırı sıcaklardan kendini yorgun hissedenler nasıl beslenmeli? 
Tansiyon ve tiroit muayenesi olmalılar; eğer bir problem yoksa taze meyve suyu, fındık, ayran ve kuru meyveler enerji verir. Tabii bir de bol bol su!

* Plaj çantasında hangi yiyecekler olmalı? 
Meyve, ayran, grisini, peynir, ton balığı, fındık, kuru kayısı, soğuk çay ve meyve suyu (şeker ilavesiz) bulundurun. Koşullar uygun ise beyaz peynir ve domatesle yapılmış sandviç de olabilir çünkü sıcakta her yiyeceğin taşınması doğru olmaz. Evden taşımak riskli olacağından plaja yakın yerlerde tost+ayran veya salata+ızgara gibi seçimler yapın.

7 Mayıs 2014 Çarşamba

Çiğ köfte ve baharatlar

Çiğ köfte; bulgur, isot, kıyılmış et, salça, soğan, maydanoz ve çeşitli baharatların yoğurulup karıştırılması ile hazırlanan, pişirilmeden tüketilen, Adıyaman yöresine ait bir yiyecektir. Adıyaman'ın dışında  Adana, Şanlıurfa, Gaziantep, Diyarbakır, Mardin, Elazığ, Malatya gibi illerde de yöresel şekilde yapılır.Genellikle ince ve uzun (sıkma) köfte parçaları şeklinde ve marul yaprağı ile servis edilir. Şanlıurfa'da açık, bazı yörelerde de lavaş ekmeği ile tüketilir.
Çiğ köfte, muhteviyatındaki bulgurun şişme özelliğinden dolayı bekletilmeden, tazeyken yenmesi gereken bir besindir.